Emlak Bilgisi

A


ADA

Çevresi kamuya ait cadde, sokak, yol, kanal, dere, göl, deniz gibi doğal ve yapay sınırlarla, kadastro çalışma alanı sınırı ile veya Devlet Demir yolları arazisi ile çevrili
parseller topluluğuna kadastro adası denir.

AHŞAP:

Ahşap çok kullanışlı ve doğal bir yapı malzemesidir. Üstünlükleri diğer yapı malzemelerine göre sayılamaz niteliktedir. Tarih öncesi çağlardan beri insanların yapı
yapmakta kullandığı en eski ve en yaygın yapı malzemelerindendir.

AHZ-U KABZA:

”Bedeli tahsil etmeye” demektedir. Daha çok vekaletnamelerde geçer, satış bedelini tahsil edebilmek yetkisi, anlamına gelir.

AKİT:

Tarafların karşılıklı beyanların alındığı resmi senet tanzimine tabi işlemine denir.

ALENİYET:

Açıklık. Tapu sicil bilgilerinin sadece ilgililerine açık olması ilkesi demektir.

APLİKASYON(Yer Gösterme):

Kadastro paftalarındaki parsel köşe noktalarının yeniden zeminde belirtilmesidir. Parselin zemindeki sınırlarının gösterilmesidir.

ARAZİ:

Yerleşim alanları ve yapılmış yollar dışında kalan topak parçasıdır.

ARSA:

(imar parseli) İmar planı kapsamında yer alan kullanım şekli ve yapılaşma düzeni belirlenip tamamlanmış arazi parçalarına denir. Arsaların diğer bir ismi ile İmar parseli’
dir.

ARSA PAYI:

Kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulurken, ana yapının veya yapıların bulunduğu parsel arsasından bağımsız bölümlere rayiç değerleri oranında, (değerleme oranında)
arsadan pay verilmesidir.

AZİL:

Vekaletnamede ki vekilin ve yetki belgesindeki temsilcinin sona erdirilmesi, azledilmesi.

B


BAĞIMSIZ BÖLÜM:

Bir yapının Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre bağımsız mülkiyete konu olan bölümlerden her biri.

BAHÇEKENT:

Sağlık ve konfor koşullarına uygun bir yaşam sağlamak amacıyla tasarlanmış, tarıma ayrılmış bir toprak parçasıyla çevrili uydu kent.

BALKON:

Bir binanın üst katlarından dışarıya doğru çıkmış, önü ve yanları korkulukla çevrili yer.

BANLİYÖ:

Büyük bir kentin yakın çevresinde bulunan yerleşim birimi.

BARAKA:

Tahta, çinko, sac gibi hafif gereçlerle yapılmış, temelsiz, eğreti yapı.

BARBEKÜ:

Et ya da balığın ızgarada pişirildiği ocak, bir tür mangal.

BASIK:

Tavan yüksekliği alışılagelmiş ölçülerden az olan daire, oda.

BAYINDIR:

Gelişip güzelleşmesi, yaşayış koşullarının uygunlaştırılması için üzerinde çalışılmış olan yer; imar edilmiş.

BETONARME YAPI:

Beton’un çelik kullanılmak suretiyle güçlendirilerek imal edilen yapı malzemesinin ismidir. Yapıda kullanılan betonarme elemanlar (kolon, kiriş, döşeme vb.)
birtakım gerilmelere maruz kalırlar. Bunlar genel olarak basınç, çekme, kesme ve burulma etkileridir. Davranış itibariyle gevrek olan beton, sünek çelik ile güçlendirilerek
kompozit bir yapı malzemesi olan betonarme elde edilir.

C


CEPHE:

Bir binanın yüzlerinden herbiri, özellikle ön yüz.

CİHANNÜMA:

Her tarafı seyredebilmek için bazı ev çatılarının üstüne yapılan oda veya teras.

CİNS TASHİHİ;

Tapu kütüğünde kayıtlı bir taşınmazı niteliğinin değiştirerek, bir başka nitelikteki tapu kütüğünde tescil edilmesine denir.

CUMBA:

Eski Türk evlerinde, çoğu kafesli olan çıkma.

Ç


ÇATI KATI:

Binalarda çatı ile son normal kat arasında yapılan kat.

ÇEKME KAT:

Bir binanın son katı üzerine yapılan, cepheden geriye çekilmiş kat.

ÇELİK YAPI:

Tüm taşıyıcı sistemlerin çelikten üretildiği, özellikle deprem tehtidi taşıyan coğrafi bölgelerde tercih edilen, çoğunlukla çelik konstrüksiyon fabrika binaları,
çelik konstrüksiyon hangar, çelik konstrüksiyon spor tesisleri, çelik konstrüksiyon depo ve çelik konstrüksiyon atölyelerde kullanılan, geniş açıklıklara ve yüksekliğe sahip
çelik yapı sistemidir.

D


DAİRE:

Yapılarda aynı çatı altında birden fazla yapılan bölümlerden her birine denir.

DEVRE MÜLK:

Belirli devrelerde kişilerce kullanılarak belirli zaman içinde diğer halk sahiplerine devredilen mekana denir.

E


EKSPERTİZ:

Bir arsaya veya yapıya belli ölçütlere göre değer biçme işi.

EMSAL:

Bir yapı veya konutun satış ya da kira bedelinin, benzerleriyle karşılaştırılmasıdır.

EMLAK:

Ev, bina, arsa, bağ, bahçe ve arazi olarak tanımlanan gayrimenkul ve taşınmazlardır.

EMLAK BEYANI:

Şahıs, kurum ve kuruşlarca sahibi olduklarını ispatlayarak bulundukları bölgede ki bağlı oldukları belediyelere makbuz karşılığı verilen belgeye denir.

G


GAYRİMENKUL SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİ:

İleride yapılacak olan, asıl satışın yapılmasına dair ön sözleşmedir. Kesin bir satış hükmü taşımadığından, tapu sicil müdürlüklerinde
değil noterde yapılıyor. Noterlerce düzenlenen satış vaadi sözleşmesi resmi işlemlerde geçerlidir.

GECEKONDU:

Hazine arazileri üzerinde izinsiz ve yetkisizce çok kısa sürede yapılan derme çatma kaçak yapılara denir.

H


HACİZ:

Borcunu ödemeyen borçlunun menkul (taşınabilir) ve gayrimenkul (taşınmaz) mallarına, alacaklının talebi üzerine adli ve idari makamlarca el konulmasıdır.

HARİTA:

Coğrafya olgularının dağılımını bir plan üzerinde gösteren ölçekli çizimdir.

HIMIŞ YAPI:

Dikme ve payandalardan meydana gelen ahşap çatkı arasına kâgir malzeme (tuğla, taş, kerpiç vb.) doldurularak yapılan yapı.

HİSSELİ TAPU:

Birden fazla kişinin sahip olduğu belgeye denir.

İ


İMAR AFFI:

Kaçak yapıların ya da imar kurallarına uygun yapılara kaçak eklenmiş bölümlerin aklanması.

İMAR ÇAPI:

Belediyelerce bir arsanın üzerine yapılabilecek olan yapının taban alanını toplam inşaat alanını kat adedini binanın yüksekliğini komşu mesafelerini ve yol cephelerini
gösteren onaylı belgedir.

İMAR DURUMU:

İmar parselinin boyutlarını, sınırını, imar planında kullanım şeklini ve yapılacak yapının teknik şartlarını belirten belgeye denir.

İMAR PLANI:

İmar yasasına göre, nüfusu 10.000’I aşmış yerleşmelerde yapılması zorunlu olan fiziksel plan.

İFRAZ:

Tapu kütüğünde tek parsel olarak kayıtlı bulunan bir taşınmaz malın düzenlenen haritalara göre birden çok parçaya ayrılarak tapu kütüğüne tescil edilmesi işlemidir.

İPOTEK:

Mevcut veya ileride oluşacak ya da oluşması muhtemel bir alacağın temini için kişinin kendisinin veya başkasının gayrimenkulünü güvence olarak gösterdiği bir
gayrimenkul rehnidir.

İRTİFAK HAKKI:

İrtifak hakkı, bir gayrimenkul üzerine, diğer bir gayrimenkul veya şahıs lehine kurulan ve hak sahibine sınırlı bir yararlanma sağlayan haktır.

İSKAN:

Yapılan yapının bitmesi nedeni ile oturulmak için alınan yapı kullanım izine denir.

İSTİMLAK:

Kamulaştırma.

İZALE-İ ŞUYU:

Hissedarlar arasında paylaşılmayan emlakın mahkeme yoluyla satışına isteme şeklidir.

İNTİFA HAKKI:

Emlakın iradından faydalanma hakkına denir.

K


KADASTRO:

Taşınmaz malların sınırlarının arazi ve harita üzerinde belirtilerek hukuki durumlarının ve üzerindeki hakların tespit edilmesi işlemine denir.

KAGİR:

Taşıyıcı duvarları taş, tuğla, beton veya briket gibi malzemelerle yapılmış yapı türüne denir. Karşıtı ahşap binadır. Ahşap binalar, toprak ve ahşap (tahta) kullanılarak
yapılır. (Kargirde denilmektedir.)

KAPORA(ÇAYMA BEDELİ/ ÖN ÖDEME KEFALETİ):

Gayrimenkulü almak için gereken toplam maddi bedel tutarının ödemesi için geçici süreli satışa açık kurumu kapalı bir şekilde
kapora veren kişiye rezerve etme işlemi için yapılan ön ödemeye verilen genel addır.

KAT KARŞILIĞI ANLAŞMASI:

Taraftar arasında şekil, biçim adet (yüzde ) karşılığı bedel ödemeksizin Tapu Sicil Müdürlüğü’nce senet altına temlik şeklidir.

KAT İRTİFAKI:

Bir arsa üzerinde ileride kat mülkiyetine konu olmak üzere yapılacak ve yapılmakta olan bir veya birden çok yapının bağımsız bölümleri için, o arsanın maliki veya
ortak malikleri tarafından, Kat, Mülkiyeti Kanunu’ na göre kurulan irtifak hakkıdır.

KAT MALİKİ:

Kat mülkiyeti hakkına sahip özel ya da tüzel kişi.

KAT MÜLKİYETİ:

Tamamlanmış bir yapının kat, iş bürosu, dükkan, mağaza, mahzen, depo gibi bölümlerden ayrı ayrı ve başlı başına kullanılmaya elverişli olanların üzerinde, o
taşınmazın maliki veya ortak malikleri tarafından Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre kurulan özel mülkiyeti hakkıdır.

KERPİÇ:

Duvar örmek için kullanılmak üzere tahta kalıplara dökülerek güneşte kurutulmuş balçık. Bir çeşit pişirilmemiş tuğla gibidir.

KAT YÜKSEKLİĞİ:

Döşeme üstünden bir üst katın döşeme üstüne olan uzaklığı.

KİRALAMA İŞLEMİ:

Taraflarca belirli zaman ve şartlarda anlaşarak sözleşme altına alınan kullanım şekline denir.

KIRMIZI KOT:

Yapılması düşünülen yolun hazırlanan projesine göre, yolun bitmiş haldeki üst kaplama noktasındaki yüksekliğidir.

KURU MÜLKİYETİ:

Emlakta hak sahibi olup tasarruf sağlamayan intifa hakkı ile hareket edebilen terime denir.

L


LEBİDERYA:

Kesintisiz deniz manzaralı daire.

LÜKS:

Bir dairenin en temel öğeler dışında, konfora yönelik daha fazla detaylarla donatılmış olması.

M


MEVZİİ İMAR PLANI:

Mevcut planların yerleşmiş nüfusa yetersiz kalması veya yeni yerleşim alanlarının kullanıma açılması gereğinin ve sınırlarının ilgili idarece belirlenmesi
halinde, yönetmeliğin plan yapım kurallarına uyulmak üzere yapımı mümkün olan, yürürlükteki her tür ve ölçekteki plan sınırları dışında, planla bütünleşmeyen konumdaki,
sosyal ve teknik altyapı ihtiyaçlarını kendi bünyesinde sağlayan, raporuyla bir bütün olan imar planıdır.

MÖBLELİ:

İçinde eşyası bulunan daire.

MÜSTAKİL TAPU:

Bir kişinin kendi başına sahip olduğu belgeye denir. Tek konut için verilen tapu.

MİRASIN İNTİKALİ:

Ölen bir kimsenin mal varlığı ile alacak ve borçlarının mirasçılarına geçmesine denir.

MÜCAVİR ALAN:

İmar mevzuatı bakımından belediyelerin kontrol ve sorumluluğu altına verilmiş alandır.

N


NAZIM PLANI:

Bir kentin haritaları üzerine çizilen ve arazi parçalarının kullanış biçimleri ile başlıca bölge tiplerini belirten, yani kentin gelecekte alacağı biçimi gösteren plan.

NİZAM:

Binaların yanyana sıralanış düzeni; ayrık nizamda aralarında toprak parçası vardır; bitişik nizamda duvarları ortaktır.

Ö


ÖLÇEK:

Bir harita veya çizimde görülen uzunluklarla bunların imlediği gerçek uzunluklar arasındaki oran.

ÖN BAHÇE DERİNLİĞİ:

Binanın ön yüzünden kendi parselinin ön sınırına kadar olan en yakın dik uzaklık.

ÖN CEPHE:

Yapının yola bakan yüzü.

P


PAFTA:

Arazilerin teknik usullere göre ölçülüp belli oranda küçültülerek bir altlığa çizilmiş haritasıdır. ( Büyük haritayı meydana getiren parçaların her biri)

PARSEL:

Belli bir amaç için ayrılıp sınırlanmış arazi parçası, bir adanın parçalarından her biri.

PARSELASYON:

Büyük bir parselin imar planı şartlarına uygun olarak birden fazla imar parseline dönüştürülmesi işlemidir.

PESTORATÖR:

Her türlü tarihi binanın restorasyonu, onarımı ve korunması ile ilgili mimara yardımcı ara meslek elemanıdır. Tabiat ve kültür varlıklarının
korunması ve onarımı işlerini yaparlar.

R


RESTORASYON:

Aslını bozmadan onarma.

REZERVUAR:

Sarnıç, hazne.

RODOŞESE:

Zemin kat.

ROPERLİ KROKİ:

İlgili parselin yapılabilmesini sağlayan, gerekli ölçülerin bulunduğu vesikaya denir.

S


SATIŞ VADİ:

Taşınmazın satışının bir kimseye vaat edilmesidir.

SİT ALANI:

Doğal veya insan ürünü bütünlüğü, sanatsal, estetik, tarihsel, etnografik bilimsel, edebi veya mitolojik önemi nedeniyle korunması gereken alan, yapı ve çevrelerdir.

SOSYAL ALTYAPI:

Sağlıklı bir çevre meydana getirmek amacıyla yapılması gereken eğitim, sağlık, kültürel ve yönetsel yapılar ile park, çocuk bahçeleri gibi yeşil alanlara
verilen genel ad.

Ş


ŞALE:

İsviçre çobanlarının kulübelerine ya da dağ evlerine verilen ad.

ŞERH:

Tapu kütüğüne geçici mahiyette olmak bazı şahsi hakların kaydedilmesine denir.

ŞİRVAN:

Çatı arasında bulunan basık oda

ŞUFA HAKKI:

Önalım hakkıdır. Hisseli arazilerde satılığa çıkan hissenin aynı şartlarda hissedarlardan birisinin satın alma hakkıdır.

ŞUYULANDIRMA:

İmar parselasyon planlarının uygulanması sonucu parsellerin pay sahipleri arasında paylaştırılması.

T


TAKAS:

Mal ve hizmetlerin diğer mal ve hizmetlerle değiş tokuş edildiği bir ticaret tipidir.

TAPU VE KADASTRO MÜDÜRLÜKLERİ:

Akitli ve akitsiz işlemleri ile arazi, arsa ve binalar üzerinde yapılan değişikleri işleyen, kayda geçen, bunların sicilini tutan devlet daireleridir.

TEDBİR:

Emlak ile olan ihtilafın ve alacaktan doğan ihtilafın çözümü için konan şerhe denir.

TEVHİT: (Birleştirme)

Tapu sicilinde ayrı ayrı kayıtlı birbirine bitişik birden fazla taşınmaz malın tek bir tapuya bağlanarak tek bir parsel halini almasıdır.

TOPLU KONUT:

Sosyal ve fiziksel altyapısıyla birlikte gerçekleştirilen çok sayıda konut birimini anlatmakta kullanılan terim.

TRAMPA:

Bir gayrimenkulün başka bir gayrimenkul ile değiştirilmesi işlemidir. Her taşınmaz için ayrı ayrı binde 48 harç ödenir.

V


VAZİYET PLANI:

Yapıların değişmez röperlere göre arsaya yerleşmelerini belirten üstten görünüş, yerleşme planı.

VERASET BEYANI:

Varislerin mahkeme kanalı ile kendilerini ispatlamaları neticesinde menkul ve gayrimenkullerini kendi adlarına veya müşterek olarak ilgili daireye beyanda
bulunmalarına denir.

VERASET İLAMI:

Kanuni varislerin ölenin varisleri olduklarını resmi kayıt evrakları neticesinde kendilerini kanıtlamalı ve ilgili mahkemeden almış oldukları tasdikli belgeye denir.

VEKALET:

Bir kimsenin bizzat kendisinin de yapabileceği bir hukukî işlem için başkasını yetkili kılmasını ifade etmektedir.

Y


YAPI RUHSATI:

Belediye sınırları içinde kalan yerlerde inşa edilecek yapılar için Belediye İmar Kanunu, İmar Planı ve Yönetmelik hükümleri ile yapı sahibi, yapı müteahhidi,
şantiye şefi, tüm proje müellifleri ve yapı denetim kuruluşu yetkilisi, denetim sorumlusu mimar veya mühendisin imzaları alınarak usulüne uygun olarak düzenlenen belgedir.

YARIM KARGİR YAPI:

Bir kısmı kârgir diğer kısmı ahşap veya çelik gibi malzemelerle yapılmış yapılara “Yarım Kârgir Yapılar” denilmektedir.

YIĞMA YAPI:

İnşaat mühendislerince herhangi bir iskeletsel sisteme sahip olmayan yapıları genel olarak tanımlamak için kullanılan bir terimdir.